Zor Günlerde Dayanıklı Kalmanın 7 Yolu
Merhaba sevgili Relater,
Ben Relate içerik ekibinden Psikolog Alara Tanfer, bugün İyi Hissettiren Bülten’de birlikteyiz. Umarım içinden geçtiğimiz bu hassas günlerde hem fiziksel hem mental olarak olabildiğince sağlıklısındır. Eğer zorlandığını hissediyorsan bunun çok normal ve insani olduğunu bilmeni isterim.
Bugünlerde kendimize ve sevdiklerimize destek olmamız her zamankinden daha büyük önem taşıyor. Bunun için kendi kendimize elimizden geleni yapabilsek de gerektiğinde profesyonel yardım alabileceğini de unutma. Peki kendi kendimize nasıl yardımcı olabiliriz? İşte zorlukların ortasında dirençli kalmana ve ruh sağlığını korumana yardımcı olabilecek bazı stratejiler:
1. Haberdar ol ama sınırlarını unutma.
Dijital çağda bilgi akışının ardı arkası kesilmiyor. Bunun olumlu birçok yanını görsek de bize zarar veren yanları da olabiliyor. Örneğin, bir kriz sırasında bilgi sahibi olmak çok önemli olsa da ne zaman geri adım atmamız gerektiğini bilmek de aynı derecede önem taşıyor. Olumsuz, şiddet içeren ve korku uyandıran haberlere sürekli maruz kalmak, ruh sağlığımızı önemli ölçüde etkiliyor. Bu nedenle haber tüketimimizi günün belirli saatleriyle sınırlandırmak ve kaygı ve paniği artırabilecek yanlış bilgilerden kaçınmak adına güvenilir kaynakları takip etmek bize daha iyi gelebiliyor.
2. Rutinini korumaya çalış.
Günlük rutinlerimiz, adeta dalgalı bir okyanusta savrulmamamızı sağlayan birer çapa görevi görüyorlar. Yeterli uyku almak, dengeli beslenmek, fiziksel aktivite yapmak ve sevdiklerimizle düzenli etkileşimde bulunmak gibi temel öz bakım uygulamalarını içeren bir rutin oluşturmak ve onu korumak, zor zamanlarda yolumuzu bulmamızı sağlıyor.
3. Sevdiklerinle vakit geçir.
Bağ kurmak şüphesiz ki hepimiz için kıymetli. Özellikle zor zamanlardan geçerken sevdiklerimizin varlığına sarılmak iyilik halimizi korumamızı sağlıyor. Kriz anlarında arkadaşlık, ailevi veya romantik ilişkilerimize sarılmak, kendimizi daha az yalnız ve daha güvende hissetmemizi sağlıyor. Üstelik sürece dair duygu ve düşüncelerimizi paylaştıkça kendimizi bir topluluğa ait ve içinden geçtiğimiz döneme karşı daha güçlü hissedebiliyoruz.
4. Kontrol edebildiklerine odaklan.
Kaosun ortasında, hayatımızın kontrol edebileceğimiz yönlerine odaklanmak, kendimizi daha az çaresiz ve daha aktif hissetmemizi sağlıyor. Bu gibi süreçlerde; günlük alışkanlıklarımızı, hobilerimizi ve olaylara nasıl tepki verdiğimizi kontrol etmemiz mümkün olabiliyor.
6. Olumlu girişimlerde rol al.
Kriz anlarında pasif kalmak insana çaresiz hissettirebiliyor. Bunun yerine, topluma katkıda bulunmak veya önemsediğimiz değerleri desteklemek için aktif adımlar atmak kendimizi daha işe yarar hissetmemizi sağlıyor. İhtiyacı olanlara destek olmak gibi olumlu eylemlerde bulunmak onlara iyi geldiği kadar bize de iyi geliyor.
7. Kendine vakit ayır.
Zor zamanlarda kendi kendimize iyi gelebilmek için adımlar atmak, gerektiğinde kendimize sarılmak ve şefkatli bir yaklaşım benimsemek önem taşıyor. Öz bakım pratiklerine ağırlık vermek, sevdiğimiz aktivitelere alan açmak ve kendimize vakit ayırmak mental sağlığımızı koruma yolunda bize yardımcı oluyor.
“Her gün üzücü haberler okuduğumuz bu zor günlerde mental sağlığımızı korumak mümkün mü?” diye soruyor Psikolog Dr. Gizem Sürenkök ve içinden geçtiğimiz bu zor günlerde mental sağlığımızı koruyabilmek için çeşitli önerilerde bulunuyor. Bu podcasti dinlemek bu karanlık gündemde ruhuna çok iyi gelecek!
Bültenimizin sonuna gelmişken sana huzurlu, güvenli ve sağlıklı günler diliyorum sevgili Relater. Bugünlerde mental sağlığına özen göstermeyi lütfen ihmal etme.
Sevgiler,
Alara