Stres hayatımızı tehdit eden bir canavar mı?
Seni yoran önündeki dağ değil, ayakkabındaki kum tanesidir. - Rober W. Service
Bitmeyen sorumluluklar, trafik, belirsizlik, toplumsal krizler… Her birinin ayrı ayrı yarattığı olumsuz duygular sürekli tehdit altında hissetmemize neden oluyor. Eğer kendimizle kurduğumuz ilişki de buna pek yardımcı olmuyorsa o zaman içsel dengemiz bozulmaya başlıyor. Modern hayat ise bunlar yokmuşçasına bizi birçok gerekliliğin olduğuna inandıran bir düzen kuruyor. Çoğu zaman daha fazla tüketmemiz gerektiğine, daha başarılı olmamız gerektiğine, daha verimli olmamız gerektiğine inandırılıyoruz.
Anahtarımızı kaybettiğimizde, otobüsü kaçırdığımızda, hayatımızdaki irili ufaklı değişikliklerde, iş yerindeki katı yönetmeliklerde, alışverişte yaşadığımız kararsızlıklarda genellikle stres seviyemiz yükseliyor. Kimimiz için stres durumlarından biri belirsizlik anlarıyken bazılarımıza bu anlar heyecan dolu gelebiliyor. Yani stres kişiden kişiye göre değişen, her yaş grubunun yaşayabileceği, hiç beklemediğimiz anlarda dahi deneyimleyebileceğimiz bir şey. Bu durumların üzerine kuvvetli bir olumsuz iç sesimiz ve strese yatkın bir kişiliğimiz varsa baş etme mekanizmalarımızın çökme ihtimali artıyor.
Yıllardır yapılan birçok araştırma stresin fiziksel sağlığımızı tehdit ettiğini, hayat süremizi kısalttığını ve iyilik halimizi olumsuz etkilediğini söylüyor. Fakat sana bir haberimiz var: Bu doğru değil! Evet yanlış duymadın. Aslına bakarsak bize bu kadar zarar veren şey stres değil, stresi algılama biçimimiz. Araştırmalar da gösteriyor ki stresi kötü bir şey olarak görmeyen kişiler aslında zararlı taraflarını da hissetmiyorlar.
Stres bizi harekete geçiren, uyaran bir şeyken onun zararlı olduğuna inandıktan sonra bize zannettiğimizden daha çok zarar vermeye başlıyor. Strese karşı bakış açımızı değiştirmek için öncelikle hissettiğimiz duyguları kabul ederek işe başlayabiliriz. Dolayısıyla devamında stresin düşmanımız olmadığını fark edebiliriz.
Peki sen gündelik hayatının hangi alanlarında sıkışmış ve yetersiz hissediyorsun? Bu hisler stresli durumlardan kaynaklanıyor olabilir ve bunun yankılarını özellikle bedeninde hissedebilirsin. Bedeninin verdiği tepkilere yakından bakmak, onları kontrol etmene yardımcı olacak ve içindeki olumsuz duygulardan uzaklaşmana yardım edecek! Onu dinlemeyi unutma.
Kimimiz girdiğimiz sınavları önemsemez kimimiz ise sınavlar için gereğinden fazla streslenir. İki durumda da sınavdan düşük alma ihtimalimiz yüksek. Halbuki harekete geçebilmek için bazı uyaranlara ihtiyacımız var. Bunu depresyonda olan kişilerin ruh halinden yola çıkarak açıklayabiliriz. Genellikle depresif ruh hali deneyimleyenlerin uyaranları daha az fark edebildikleri, böylece harekete geçmekte zorlandıkları biliniyor. Aynı şekilde performansımızla stresimiz arasında da kuvvetli bir ilişki bulunuyor. Yerkes Dodson Kanunu’na göre stresimizi ideal seviyede tutabilmemiz gerekiyor ki en yüksek performansımızı gösterebilelim. Muhtemelen bu grafiği görünce bunu deneyimlediğin anlar aklına gelmiştir! Çünkü hepimizin her an stresi ideal seviyede tutması pek mümkün değil.
Unutma Relate Yanında!
Huzurlu bir hayat, stressiz bir yaşamdan geçiyor. Yaşadığın strese daha yakından bakabilmen ve onunla baş etmenin yollarını öğrenmen için hazırladığımız “Stresi Yönetmek” yolculuğuna başlamaya ne dersin? Verdiğimiz görevler sayesinde stresi tanımak ve onu yakın arkadaşın yapmak için birçok yöntem var. Onunla boğuşmak yerine bu yolculuğa katıl.
Tanımlayabildiğimiz şeyleri kontrol edebiliyor ve onları anlamlandırabiliyoruz. Bu yüzden stresli durumlarındaki duygularını tanımlayabilmen onu kontrol etmene yol açıyor. Bu yüzden bugün sana “The Dictionary of Obscure Sorrows” kitabını öneriyoruz. “Evet ya ben de tam bunu hissediyordum.” diyebileceğin, duyguların sözlüğü olan bu kitap, sayfalarca anlatacağımız hisleri tek kelimeyle tanımlıyor.
Bu konuşmada Kelly Mcgonigol stresin bizi sadece harekete geçirmekle kalmadığını aynı zamanda sosyal çevre kurmamızda önemli bir rol oynadığını anlatıyor. Peki stresli olduğumuzda bunun bize zarar verdiğini düşünmek yerine onu arkadaşımız haline nasıl getireceğiz? Bu soruya cevap bulmak için bu konuşmaya göz at!
Stresli durumlarımızda bize en iyi gelen şeylerden biri de müzik dinlemek. Bu çalma listesi, anksiyeteyi azalttığı bilinen şarkılardan oluşuyor. Ne yapacağını bilemediğin anlarda ilaç gibi gelebilir. Keyifli dinlemeler!
Bizi Substack’ten takip etmeyi ve beğenmeyi unutma!