14 Şubat’ı anlamlı geçirmek mümkün!
Merhaba Sevgili Relater,
Bugün sürpriz bir bülten ile yanındayız. Her ne kadar zamanla daha çok ticari yönüyle karşımıza çıksa da Sevgililer Günü’nü sevdiklerimizin hayatımızdaki varlığını kutlamak için bir fırsat olarak görmek de mümkün. Hayatın koşturmacasında sevdiklerimize dilediğimiz kadar vakit ayıramayabiliyoruz. Hal böyleyken yılda bir günün hayatımıza anlam katanlara adanmış olması sence de kıymetli değil mi?
Sen bu Sevgililer Günü’nde neler düşünüyorsun? Başını omzuna koyduğunda evdeymiş gibi hissettiğin, elini tuttuğunda yüklerinin hafiflediğini hissettiğin, hayatını ve zihnindekileri güvenle paylaşabildiğin o kişiyle nasıl geçirmek istersin bugünü? Bugün yanında gördüğün kişi ister sevgilin, ister kendin, ister yakın bir arkadaşın, istersen aileden birileri olsun; 14 Şubat’ı anlamlı ve keyifli geçirmek mümkün!
Sevgililer Günü sevdiklerimizin hayatımızdaki varlığını kutlamak için bir fırsat. Sen sevgini nasıl gösteriyor, nasıl ifade ediyorsun? Birini ne kadar çok sevdiğimizi ve onun bizim için ne kadar değerli olduğunu bilsek de karşımızdaki kişinin bundan emin olabilmesi için bu sevgiyi bir şekilde ifade etmemiz gerekiyor.
Ünlü Amerikan yazar Ursula K. Le Guin’in de dediği gibi “Aşk bir köşede öylece taş gibi oturmaz, bir ekmek gibi yapılması, yenilenmesi gerekir.”
Sevgi nefes alan canlı bir şeydir. Tekrar tekrar yapılır, zamanla daha güzeli yapılır. Aşkın öylece var olan bir şey değil de her iki tarafın da emek harcayarak var edip güzelleştirdiği bir şey olması fikri sence de çok güzel değil mi? Sevgiyi ifade etmek de bu emeğin en doğal ve en güzel parçalarından.
Peki sence sevgiyi ifade etmek ne demek? Yalnızca “Seni seviyorum.” diyerek yapabildiğimiz bir şey mi? Elbette hayır! Sevgimizi göstermenin biz ne kadar istersek o kadar çok yolu var aslında. Birbirimize çok sevdiğimiz bir grubun uzun zamandır beklediğimiz bir albümünü hediye etmek, partnerimizin yorgun argın eve geldiği bir günde en sevdiği yemeği yapmak, hayallerimizin peşinden giderken düştüğümüz yerde birbirimizin kalkmasına destek olmak ya da partnerimiz hastalandığında bir nane limon kaynatmak… Aslında hepsi ne kadar basit, hayatın olağan akışına yayılan ve “Seni seviyorum, sen benim için çok değerlisin.” cümlesini içimize sıcacık bir şekilde yayan şeyler, değil mi? İşte sevgimizi böyle ufak anlarda minik jestlerle gösterdiğimizde uğruna emek harcadığımız bir şeye dönüşüyor ve ilişki memnuniyetimiz de artıyor.
Öte yandan, kendimizle olan ilişkimiz de bundan farklı değil. Kendimize ne kadar vakit ayırır, gün içerisinde kendimize ne kadar çok minik jest yaparsak kendimizle olan ilişkimiz o kadar güçlü oluyor. Sevdiklerimize gösterdiğimiz sevgi ve ilgiyi kendimize de göstermemiz gerekiyor. Çünkü kendimize şefkat ve anlayışla yaklaşmayı başaramadığımızda bu durum hayatımızın diğer alanlarına da yayılabiliyor.
Kendimize sevgiyle yaklaşmak, çocukluğumuzdan beri genellikle es geçilen bir şey olduğu için hayatımızın ilerleyen noktalarında bizi afallatabiliyor. Eğer senin de bu konuda bir yol göstericiye ihtiyacın varsa bu çok doğal, yalnız değilsin. Bu ihtiyacı görerek oluşturduğumuz “Kendini Sevmeyi Öğrenmek” yolculuğuna çıkarak öz şefkat kavramını keşfedebilir ve bu Sevgililer Günü’nde kendine de bir hediye verebilirsin.
Bu sürpriz bültenimizi kapatırken eğer hala Sevgililer Günü’nde ne yapacağından emin değilsen diye sana birkaç öneri sunmak istedik. Bugünü kiminle geçirecek olursan ol, bu önerileri uyarlayabilirsin.
Patlamış mısır hazır, telefonlar kapalı!
Bugünü sıcacık bir filmle geçirmek için Oscar ödüllü La La Land’i izleyebilirsin. Kate Hudson ve Matthew McConaughey’in başrolünde oynadığı bir romantik komedi klasiği olan How To Lose A Guy in 10 Days de seni bol bol güldürecek bir diğer alternatif olabilir.
Haydi mutfağa!
Beraber yemek yapmak ve yemek insanları yakınlaştıran aktivitelerden. Yemek yemek aslında bedensel ihtiyaçlarımıza hitap eden bir aktivite olarak gözükse de üzerine uğraşılmış olması itibariyle bize değerli hissettiriyor. Yemeğin mükemmel olmasına da gerek yok, tuzu ister az ister çok olsun. Önemli olan birlikte paylaştığımız güzel anlar!
Paylaşım için bir fırsat.
Daha önce hiç We’re Not Really Strangers oyununu duymuş muydun? Bu kart oyunda farklı yakınlık seviyelerinde birbirimizi daha iyi tanımamızı ve anlamamızı sağlayan sorular var. “Sence senin en çok hangi yanını başkalarından daha iyi anlıyorum?”, “Şimdiye kadar seni en çok etkileyen arkadaş ayrılığı nasıldı?” ya da “Geleceğimizle ilgili seni en çok ne heyecanlandırıyor?” gibi farklı yüzlerce sorunun bulunduğu bu kart oyununun çiftlere ya da arkadaş gruplarına özel farklı versiyonları da var. Dilersen satın alabilir, internetten online versiyonlarını bulabilir ya da bu kartların sen ve partnerine özel bir versiyonunu beraber yapabilirsiniz!
Sana yalnız olmadığını iliklerine kadar hissettiğin ve ileride hatırlayacağın yepyeni anılarının olduğu, içini ısıtan bir Sevgililer Günü diliyoruz.
Sevgiyle kal,
Relate Ekibi